Bir gezi tasarısı
İki emekli, kahvede oturmuş, sohbet ediyorlar:
- Ben yıllardır devamlı çalıştığım için İstanbul dışına pek çıkmadım. Şimdi emekliyim. Bol bol vaktim var. Memleketimi gezip görmek istiyorum. İlk olarak Doğu'ya gitmeyi düşündüm. Fakat neyle gidebilirim? Trenle gidersem, yol uzun sürecek, ama küçük kasabaların istasyonlarından geçeceğiz, çok ilginç olmalı. Otobüs yolculuğu yaparsam, saatlerce harekestiz durmak zor gelecek. Uçağa gelince... Hem korkuyorum, hem de çok pahalı, ayrıca havalimanlarında indikten sonra otele taksiyle gitmek gerekecek. Fazla masrafa girmek istemiyorum. Bir karar vermeden önce fikrinizi alacağım. Siz bana ne tavsiye edersiniz?
- Ben dört sene önce emekli olduğum zaman, bizim hanımla Karadeniz'e gittik. Artık Güney çok kalabalık olduğu için, herkes Karadeniz'i tercih ediyor. Siz de önce vapurla yemyeşil kıyılardan geçerek Trabzon'a kadar gidebilirsiniz. Gemi birkaç limana uğruyor. Trabzon'da Sumela manastırını gezersiniz. Sonra Doğu'ya geçebilirsiniz. Şimdi demiryollarıyla indirimli yolculuklar yapılabiliyor. Biletinizi yataklı alırsanız, hem otel derdinden kurtulursunuz, hem de rahat ve güvenli bir yolculuk yaparsınız. Trenle Akdeniz'e kadar inmek mümkün. Oradan tekrar vapurla İstanbul'a dönebilirsiniz. Size şimdiden iyi yolculuklar...
No comments:
Post a Comment